camdan Göztepe İstasyon caddesi, Tütüncü Mehmet Efendi Camii, ve yanında Göztepe tren istasyonu....
Cami ile istasyon arası sol baştan: kasap Ali, çocuk kıyafetçisi, çorapçımız, taklitlerinden sakınmamızı salık veren Kastamonu kır pidecimiz, ve Meydan Ekmek Fırını.
İstasyondan hemen sonra da Barker- yani 20 yıllık öğrencilik hayatımın kırtasiyesi/kitapçısı...
çocukluk eğlencesi trenler... Rahmetli annanem yemek yiyeyim diye camın önüne getirirdi, tren geçmesini beklerdik...
sisin arkasında Çamlıca...
Bu manzarayı kapanmadan önce de bilirim...
Tren istasyonunun yanında, tren yoluna bakan eski köşk...
Kimindir, nedir hala bilmem...
Aslında Göztepe Müzesi olsa ne de güzel olur...
7 comments:
Hoşgeldin Ayşe!
hosbulduuuk Tijen.
eminim evde cok guzel seyler yiyorsundur ama o fotograflari gorunce aklima gelen bir yer var:Trize. Detaylar icin suraya bakabilirsin.
http://baskayollar.blogspot.com/search?q=trize
Isilcigim, simdi sen deyince hatirladim- yazini okumustum. Okuyunca da Trize'yi gorup de hic ugramadigimi farketmistim. Iyi ki hatirlattin, cok sagol. Istanbul'a donunce gideyim en iyisi- zaten evin dibinde neredeyse!
Merhaba,
Yoksa sen Denizbank'ın üstündeki o kale gibi apartmanda mı yaşıyorsun? Paşa mıydı adı, tam bilemedim :)
Hilal
Bu arada tren yolu yanındaki köşk gar memurunun lojmanı :) Arkasındaki ev de Adanalı yörüklerden Ramazanoğulları'nın evi, bahçesi harikadır.
Biz ustelik ayni semtten cikmaymisiz. Ben de Goztepeli'yim!
Post a Comment